carlıse hazın sonu

CARLİSE
Esme çok fazla bunaltıyordu beni. Bunalmış huzuru dışarıda arıyordum. Arada sırada küçük kaçamaklarımız da olmuyor değildi hani. Sonuçta bende erkektim her gün başım ağrıyor muhabbetini çekemezdim. Gene öyle bir gün dışarıya çıkmış dolaşıyordum. Her zaman gittiğim diskoya gittim biraz etrafı keser güzel bir kız varsa hemen yapıştırırım diye düşünüyordum. İçeriye girer girmez barda oturan bir kız dikkatimi çekti. Hemen yanına gittim. Sırtına hafifçe vurdum. Kız sert bir şekilde dönüp beni süzdü aman Allah’ım o bakışlarda ki kuvvet neydi. Beni adeta içine hapsetmişti.
-pardon tanışıyor muyuz?
Kızmıştı onu yumuşatmak için bir şey bulmalıydım.
-aman Allah’ım gerçekten omuz kemikleriymiş. Ben kanat sanmıştım.
-hangi yüz yıldan geldiniz bilmiyorum ama bu numaralar artık bayatladı.
-hmm. Durun o zaman şuna ne dersiniz. Umarım suni solunumdan anlıyorsunuzdur. Sizi görünce soluğum kesildi de.
-bu daha iyiydi en azından.
Nihayet tam manasıyla sohbete başlamıştık. Artık ismini öğrenmem gerekiyordu. Yoksa iltifatlarımın devamını nasıl getirecektim.
-Ben Carlise.
-Ben de Sebahat. Ama kısaca Sebos diyebilirsiniz.
-Ne kadar güzel bir isim özel bir anlamı var mı?
-Güzel yüzlü zarif anlamına geliyormuş tam olarak bilmiyorum.
-Sizin güzelliğiniz anca böyle anlatılabilirdi zaten. Bir kişinin adının kendisine bu kadar uyacağını aklımın ucundan bile geçiremezdim.
-iltifat etmeyi bıraksak artık
-iltifatlar erkeklerin kadınlara kendilerini güzel hissettirmek için söyledikleri yalanlardır. Benim söylediklerimin gerçekliğini kimse tartışamaz.
Biraz havadan sudan sohbet ettik. Sonra bana doğru baktı.
-artık gitmem gerek. Sizinle tanıştığımıza memnun oldum.
-bende kalkıyordum zaten sizi evinize kadar bırakabilir miyim?
-tabi ki.
Yolda biraz daha kaynaşır sonra ben bu kızı götürürüm diye düşünüyordum. Bana kim karşı koyabilirdi ki. Oteline doğru yaklaştığımızda
-sana bir şey sorabilir miyim?
-elbette
-Cukulatadan bebeklerimiz bir düğün pastasının üstünde sence de güzel görünür mü?
Bu sözüme sadece gülümseyerek karşılık vermişti. Demek ki tava geliyordu. Ötelin önüne geldiğimizde
-umarım tekrar görüşürüz.
-ne yani beni odana davet etmiyor musun?
Bu cümleyi söylediğim anda bir insan için okkalı sayılacak bir tokat yedim.
-sen beni ne sandın
Bu sözler ne anlama geldiğini biliyordum. Aptallığım yüzünden meleğimi kaybetmiştim. Hem de sonsuza dek belkide

ilk yorumm
uzun zamndırr ılk yorum kapmıodum ıyı olduu bolee
uzun zamn kağmasamda olurr
guzel tek bölümlükler gelmiş burak abi. ellrinee saglıkk

bunlar eskıler yaaa
dıer sıteye artık gırmeyecemden tum hıkayelerımı buraya tasıyorum
bunu sebosa soz wermıstım onun ıcın yazmıstım
tesekkurler ebru

burakkk ya harikasın ama
seboşumu ne sandın sen carlisle enişte
yersin böyle osmanlıyı işte hehe

ay bunu okumuştum süper ötesi ama yaa
seboşda yani süper

bide benımm seboşaa yazdıgımlaa karşılaştırırsakk.. bnmkı rezillikkk. utandımm..

deme öyle kuşum yaaa

ama ole ablam yaa walla bunda osm tokadını yapıştırıyoo
bnmkınde. neler yapıo

kuşumm olsun ya
seboş nerde bu arada ya yoktu bugün

Ebruuuuuuuuuuu sıkıyosa simdi gelsene siteye hahaha
Cazibemi bir kullancam sana görcen o zaman

koke demiş ki:

bide benımm seboşaa yazdıgımlaa karşılaştırırsakk.. bnmkı rezillikkk. utandımm..

sen ne yazmıstın yaa elif

Alice Cullen demiş ki:

koke demiş ki:

bide benımm seboşaa yazdıgımlaa karşılaştırırsakk.. bnmkı rezillikkk. utandımm..

sen ne yazmıstın yaa elif

iki teklık waryaa aşşagıdaa. ama okumuştun sen.

burak abicim ellerine sağlık
çook güzel olmuş

işte öyle tokadı yersin carlisle
azcık yavaş gelseydin bari o neydi öyle ya
seboş ablamda hemen yapıştırdı osmanlıyı

Hahaha burak abi harika yaaaaa
Ablam ne güzel tokat atmış öyle yakışırrrr benim ablamaaa hahahaha
Ama Carlisle*da az değil yaniiii

Ellerine sağlık Burak abi harikaydı walla